Yaşam

Fatma Aliye kimdir? Fatma Aliye’nin mesleği nedir, kimdir? Fatma Aliye hayatı ve biyografisi!

fatma aliye DSÖ? Sorusu son zamanlarda gündemde olan ve internette sıkça aratılan soruların tam ortasında yer alıyor. Bu haberde hakkında birçok detay merak edilen Fatma Aliye kimdir? Peki Fatma Aliye kaç yaşında, ne iş yapıyor? Sorularınızı yanıtladık. Peki, Fatma Aliye kimdir? Fatma Aliye kaç yaşında, ne iş yapıyor? Fatma Aliye hayatı ve biyografisi!

FATMA ALİYE KİMDİR?

Fatma Aliye Topuz veya Fatma Aliye Hanım, Osmanlı Türk yazar, çevirmen ve aktivisttir. Tanzimat’tan İkinci Meşrutiyet’e kadar geçen süreçte roman, ideoloji, İslam, kadın hakları ve tarih konularında eserler vermiştir. Zafer Hanım’ın 1877’de yayımladığı Aşk-ı Vatan adlı bir romanı olmasına karşın, yazarın tek romanı olduğu için Zafer Hanım değil, beş roman yayımlayan Fatma Aliye Hanım, ilk kadın romancı olmuştur. 2009 yılında 50 liranın arkasına portresi konuldu.

FATMA ALİYE’NİN HAYATI

9 Ekim 1862’de İstanbul’da doğdu. Hukukçu ve tarihçi Ahmed Cevdet Paşa ile Adviye Hanım’ın kızıdır. Özel bir eğitim görmemesine rağmen evde özel hocalardan aldığı dersleri ağabeyi Ali Sedat Bey’in dinlemesi sayesinde kendini geliştirdi. Fransızca’ya olan ilgisinin ortaya çıkması üzerine dersler alarak bu dili çok iyi öğrendi.

Fatma Aliye Hanım 17 yaşındayken 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Plevne Savunması ile ünlenen Gazi Osman Paşa’nın yeğeni Kolağası Faik Bey ile evlendi ve dört kızı oldu. (Hatice, Ayşe, İsmet, Nimet)

Evliliğinin ilk 10 yılında kocasından gizlice sadece kitap okuyabilen Fatma Aliye Hanım, kocasının tavrı değişince kocasının izniyle tercüme yapmaya başladı. Edebiyat hayatı, 1889 yılında Georges Ohnet’nin Volonté adlı romanının Meram adıyla çevrilmesiyle başladı. Bu romanı “Bir Hanım” imzasıyla yayımladı. Bu başarısıyla babasının dikkatini çeken Fatma Aliye Hanım, ondan ders alma ve sohbet etme fırsatı buldu. “Bir Hanım”ın bu çabaları ünlü yazar Ahmed Midhat Efendi tarafından Tercüman-ı Adalet gazetesinde övülmüş ve yazar onu evlatlık kızı olarak görmüştür. Fatma Aliye Hanım bu ilk çeviriden sonra çevirilerinde “Mütercime-i Meram” mahlasını kullanmıştır.

1891’de Ahmed Midhat Efendi ile birlikte Hayal ve Hakikat romanını yazdı. Romanın kadın bölümünü Fatma Aliye Hanım, erkek bölümünü Ahmed Midhat Efendi kaleme almıştır. Eser, “Bir Kadın ve Ahmed Midhat” imzasıyla neşredildi. Bu romandan sonra ikili uzun süre mektuplaştı ve bu mektuplar Tercüman-ı Adalet gazetesinde yayımlandı.

Fatma Aliye Hanım ilk romanı Muhadarat’ı 1892’de kendi adıyla yayımladı. Bu romanında bir hanımefendinin ilk aşkını unutamayacağı inancını çürütmeye çalıştı. 1899’da yayımlanan Udi adlı romanında görev için gittiği Halep’te tanık olduğu bir kadın ud sanatçısından bahseder. Bu kitabında mutsuz bir evliliği olan Bedia’nın hikâyesini zamanına göre çok sade bir dille anlatmıştır. Reşat Nuri Güntekin edebiyata olan ilgisini pekiştiren eserlerinin arasında lalesiyle dinlediği romanların ardından Fatma Aliye Hanım’ın Udi romanını sayıyor. Fatma Aliye Hanım’ın kadın açısından evlilik, eşler arasındaki uyum, aşk ve şefkat kavramı, kavuşmanın önemi gibi önemli konuları işleyen Ref’et, Enin, Levayih-i Hayat adlı diğer romanları. birbirlerini tanımak. Yazar, romanlarında bireyselleşme çabası içinde olan, çalışan, para kazanan, erkeğe ihtiyaç duymayan kadın kahramanlar yaratır.

Fatma Aliye Hanım edebî eserlerinin yanı sıra kadın meselelerini konu alan eserler de kaleme almıştır. Hanımlar Mahsus Gazetesi’nde kadın sorunları üzerine yazılar yazdı ve muhafazakar görüşlerden kopmadan kadın haklarını savundu. 1892’de yayınlanan Nisvan-ı İslam adlı kitabında Avrupalı ​​kadınların İslam’da kadının yerini anlatmıştır. Romanlarında daha çağdaş kadın kahramanlar yaratan yazar, yazılarında olduğu gibi bu kitabında da eski gelenekleri savunmuştur.

Ahmed Midhat Efendi’nin 1893’te yazdığı Bir Osmanlı Kadın Müellifinin Doğuşu (Bir Muharrire-i Osmaniye Sevinci) adlı kitabı ününü artırdı. Bu kitap, Ahmet Mithat’ın Fatma Aliye ile ilgili yazıları ve Fatma Aliye’nin doğrudan kendini anlattığı mektuplarından oluşmaktadır. Fatma Aliye, bitmeyen öğrenme hevesini mektuplarında anlatıyor.

Fatma Aliye Hanım’ın edebiyat dışındaki ilgi alanlarından bir diğeri de hayır cemiyetleriydi. 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı’nda yaralanan askerlerin ailelerine yardım amacıyla 1897’de Tercüman-ı Adalet gazetesinde yazılar yazdı ve “Nisvan-ı Osmaniye İmdat Cemiyeti” adlı bir dernek kurdu. Bu dernek ülkedeki ilk resmi kadın derneklerinden biridir. Fatma Aliye Hanım aynı zamanda Kızılay’ın ilk kadın üyesidir.

1914 yılında yazdığı Ahmed Cevdet Paşa ve Vakti son eseridir. Bu romanında Meşrutiyet sonrası siyasi hayatı ortaya koymayı amaçlamıştır. Resmi tarih tezlerine muhalefeti, edebiyat dünyasından dışlanmasına yol açtı.

İlk Türk kadın romancı Fatma Aliye Hanım’ın “Nisvan-ı İslam” adlı eseri Fransızca ve Arapçaya, “Udî” adlı romanı da Fransızcaya çevrilmiştir. Émile Julliard’ın Doğunun ve Batının Kadınları adlı kitabına Fransız gazetelerine yazdığı bir mektupta yapılan eleştiriler Paris’te büyük yankı uyandırdı. 1893 yılında Chicago’da Dünya Kadın Kütüphanesi Kataloğu’nda eserleri sergilendi. Fatma Aliye Hanım II. Meşrutiyet yıllarına kadar yaygın bir üne sahip olsa da zamanla unutulmuştur.

Fatma Aliye Hanım, soyadı kanunundan sonra ‘Topuz’ soyadını aldı.

Fatma Aliye, 13 Temmuz 1936’da İstanbul’da vefat etti. Feriköy Mezarlığı’na defnedildi.

Fatma Aliye Hanım, ilk Osmanlı kadın feministlerinden Emine Semiye Önasya’nın ablası, tiyatro ve sinema oyuncusu Suna Selen’in babaannesidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu